Başını Öne Eğme Aldırma Fener, Çok Yakında Güneşli Günler

1907 den bu yana çok acı, çok zor günler yaşadığımız olmuştu. İşgal yılları, İstiklal savaşı yılları, Cumhuriyetin ilk yılları, 2.Dünya Savaşı günleri, yangınlar, şehitler, maddi zorluklar, ihanetler… Şanlı tarihimizde zaferlerimizden daha önemliydi zor günlerden başı dik alnı açık çıkmak. Teslim olmamak. Kulübün mevcudiyetini sürdürmesini her türlü başarıdan önemli görmek, öncelikli tutmak. Aslında son derece iddialı devrimci bir söylem olacak ancak 1907den bu yana BİZ ASLA TESLİM OLMAMIŞTIK.

3 Temmuz 2011 ile başlayan siyasi ve okyanus ötesi ötesi saldırılara da direndik direniyoruz. Bu süreçte bizi düşmandan çok içimizdeki hainler yaraladı. Yılmadık, düşmedik, pes etmedik. Tarihimizin her saniyesine layık bir direniş destanı yazdık, yazıyoruz. Belli ki daha uzun yıllar sürecek bu mücadelemiz. Ancak şimdi çok önemli bir dönüm noktasındayız. Ve Cumartesi günü sahaya sadece bir futbol maçı için veya bir şampiyonluk mücadelesi için çıkmıyoruz. Cumartesi günü sahaya Kaptan Zeki Rıza Bey en önde ardında Galip Bey, Hintli Asaf, Fikret Beyler, Naci, Lefter, Can, Ergun, Müjdat, Basri, Cihat, Ogün, Cemil, Alpaslan, Selçuk, Şenol, Aykut ve yüzlerce sarı-lacivert çubuklu ile çıkacağız. Başkanı esir düşmüş kulübün çubuklu formalar içindeki futbol takımı şeref tribünde bulunan Ziya Songülen Beyefendiyi selamlayacaklar. Ayetullah Bey ve Necip Okaner Beyler gülümseyerek alkışlayacak onları. Papazın çayırından, Kuşdili çayırından koşarak gelen halk Ya-ya-ya şa-şa-şa Fenerbahçe çok yaşa diye bağıracak ve göz yaşlarıyla kucaklayacak onları. Elkatipzade Mustafa Bey yanında bulunan Dağlaroğlu’na dönecek ve yaz bunları “bu çocuklar unutulmasın asırlarca” diyecek. İslam Baba “Şampiyon olmak mümkün Fenerbahçe olmak imkansız” diyecek. Sonra seremoni başlayacak. Futbolcularımızın yanlarında çubuklu formalar içinde küçük çocuklar olacak. Basın tribününde Halit Çapın  küçük çocukları işaret ederek “Biz Fenerbahçeliyiz, bizden çok adam çıkar” diyecek yüksek sesle. Hintli Asaf ve Cihat ellerinden tutarak ortalarına alacaklar bir numaralı kazağı giymiş olanı ve kaleye götürecekler. Zeki Rıza Bey orta saha yuvarlağına gidecek kolunda kaptanlık bandı olan çocukla ve traş edilmiş o güzel başını öperek “çağır arkadaşlarını yanına” diyecek. Lefter okkalı bir küfür savuracak ve “hayat tek maç o da bu maç” diyecek çocuklara. Galip Bey alacak sözü ve “siz Fenerbahçesiniz, Fenerbahçe tarihinde asla maç bitmeden tur atmaz ancak siz o turu bizlerin kucaklarında halkın omuzlarında sonuca bakılmaksızın maç öncesinde attınız zaten” diyecek. Sonra hep birlikte ellerini birleştirecekler hararetle Türkçe, Rumca, Portekizce konuşacaklar aralarında fakat kulakları sadece tek bir sesi duyacak “HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ”! Hepsi mevkilerine geçecekler. Tribünlerden bir uğultu yükselecek “Fenerbahçe Yıkılmaz”. Düdük çalacak ve…

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=7WTBvysfXc0]